16 Şubat 2014 Pazar

Kahve Kategorizasyonu: Farklı Özelliklerine Göre Kahveler

"ben seni öyle sevdim, öyle sevdim
ben seni öyle sevdim, böyle mi sevdim"

Bülent Ortaçgil'e inat kategorize edeceğiz bu yazıda. Arabica, americano, sumatra, filtre kahve vs. Bu kavramlar o kadar birbirine karıştırılıyor ki, insanlar bir kahve türünden bahsederken o türün diğer türlerden hangi özelliğine göre ayrıldığını bilmiyorlar bile. Bu yazıda kahveyi hangi kriterle göre hangi sınıflara ayırmamız gerektiği konusunda basit bir karşılaştırma yapacağız.



Kahveler en genel hali ile aşağıda dört maddede yer alan özelliklerine göre farklılaşırlar:

                                    1. Kahve ağacının yetiştiği coğrafyaya göre kahveler
                                    2. Çekirdek türüne göre kahveler
                                    3. Pişirme yöntemine göre kahveler
                                    4. Hazırlanma ve servis edilme yöntemine göre kahveler


Yani bir kişi çıkıp da "ben Arabica kahve sevmiyorum, Brezilya kahvesi seviyorum, onun espressosu güzel oluyor" derse biliniz ki bu kişi İlber Ortaylı'nın dediği gibi ne cahil ne de bilgili bir insandır, yarı cahildir. Bir kahvenin Arabica olması o kahvenin çekirdek türüne göre bir sınıflandırmadır, fakat Brezilya kahvesi olması kahvenin kökenine ilişkin bir sınıflandırmadır. Hatta daha da fazlası, Brezilya'da üretilen kahvenin %90'dan fazlası Arabica tipi çekirdektir. Ve benim şahsi damak tadımı sorarsanız, salt Brezilya çekirdeklerinden çekilmiş - yani başka çekirdeklerle harmanlanmamış - bir espresso da hiç güzel olmaz.



1. Kahve ağacının yetiştiği coğrafyaya göre kahveler

En kaba hali ile 3 farklı coğrafyaya ayırabiliriz.

a. Latin Amerika'da yetişen kahveler: Genel karakteristiği yumuşak içimli ve orta gövdeli olmasıdır.
b. Uzak ve Güney Doğu Asya ve Pasifik'te yetişen kahveler: Topraksı bir aromaya sahiptirler. Benim de favorilerimden biri olan Sumatra kahvesi, Endonezya'da yetişiyor olup bu grupta yer almaktadır.
c. Arap Yarımadası'nda yetişen kahveler: Meyvemsi ve narenciyemsi aromalara sahiptirler.
d. Afrika kıtasında yetişen kahveler: Güçlü bir aromaya sahip olduğu için genellikle harmanlanmadan tek orijinli çekirdekler halinde satılırlar.

Hiç merak ettiniz mi Dünya'da en çok hangi ülkeler kahve yetiştiriyor diye? Eğer Türkiye'de kahve üretimi olduğunu sanıyorsanız bir hayli yanılmaktasınız. Çay üretimi ve tüketimi konusunda üstümüze yok fakat kahve üretimi sadece Anamur'da çok küçük bir miktarda ve bildiğim kadarıyla henüz deneme aşamasında.

Dünyadaki toplam kahve üretiminin %95'inden fazlasını üreten bu top 20 listesini aşağıda bulabilirsiniz. Ülke isimlerinin yanındaki % işareti, o ülkenin toplam üretiminin Dünya'nın toplam kahve üretimine - 7,875,180 ton -  oranını ifade etmektedir. 

1.  Brezilya -%33,1- Sadece futbolda dünya lideri değillermiş demek
2.  Vietnam -%15,2- Good Morning Vietnam!
3.  Endonezya - %6,3
4.  Kolombiya - %5,9
5.  Etiyopya -%5- Nam-ı diğer: Habeşistan
6.  Peru - %4,1
7.  Hindistan -%4,1- Hindistan yavaştan kendini sevdirir bom bili bili bili bom bom bom bili bili bili bom
8.  Honduras - %3,4
9.  Meksika -%3,3- Uyuşturucu için katliam yapan karteller aynısını kahve için de yapmıyorlardır umarım
10.  Guatemala - %2,9
11.  Uganda - %2,4
12.  Nikaragua - %1,6
13.  Kosta Rika -%1,4- Un dos tres un pasito palante Maria by Ricky Martin
14.  Fildişi Sahilleri -%1,2- They have Drogba, we don't!
15.  Papua Yeni Gine - %1,1
16.  El Salvador - %0,9
17.  Kamboçya - %0,83
18.  Ekvador -%0,82- Sıcak çok sıcak, sıcak daha da sıcak olacak, bu geceeee
19.  Demokatik Kongo Cumhuriyeti -%0,8- Size demokratik değilseniz diyen oldu mu şimdi?
20.  Venezuela -%0,76- Miss World!
---------------------------------------------------------------
2. Çekirdek türüne göre kahveler

İki farklı çekirdek türünden bahsedebiliriz.

a. Arabica tipi kahve çekirdeği: daha yumuşak bir içime sahiptir; yetişebilmesi için ılık ve tropikal iklime ihtiyacı vardır.
b. Robusta tipi kahve çekirdeği: Arabica'ya göre daha sert ve yoğun bir aroması vardır.
----------------------------------------------------------------
3. Pişirme yöntemine göre kahveler

a. Espresso: İnce çekilmiş, koyu kavrulmuş ve sıkıştırılmış kahvenin içinden yüksek basınçlı suyun geçirilmesi yöntemi ile kahvenin öz tadına en yakın olan kahve türüdür. İtalyanca presslenmiş anlamına gelmektedir. Espresso ile hazırlanan latte, cappuccino, americano vb. kahve çeşitleri için şu blog yazısına bakınız: Intro: Espresso ile Hazırlanan Kahve Türleri
b. Filtre Kahve: Suyla kahvenin yüksek sıcaklıkta bir arada tuttulup, demleme sonrası kahvenin posasının sudan ayırıldığı kahve türüdür. French press ve filtre kahve makinesi ile hazırlanmış kahve bu gruba aittir.

İşin aslı Türk kahvesi, mırra vs. bir çok kahve türü bu listeye eklenebilir ve liste uzayabilir. Önemli olan bir kahveyi pişirme yöntemine göre isimlendiriyorsak bunu çekirdek türünden veya kahvenin yetiştiği coğrafyadan bağımsız olarak yapmamız gerektiğini bilmemizdir.
----------------------------------------------------------------

 4. Hazırlanma ve servis edilme yöntemine göre kahveler

Espresso ile hazırlayabileceğiniz 10'larca farklı kahve vardır. Önemli olan espressoyu suyla mı, sütle m, köpükle mi ya da kremayla mı ne ölçülerde birleştireceğiniz veya ne sırayla hazırlayıp üzerine dondurma ekleyip eklemeyeceğinize göre bile değişen 100'lerce kahve hazırlanış ve servis türü vardır. En çok bilinenleri için Intro: Espresso ile Hazırlanan Kahve Türleri isimli yazıya bakabilirsiniz.

-----------------------------------------------------------------



Bir kahveyi hangi özelliklerine göre hangi sınıflara ayırabileceğimiz konusunda yeterli bir ön bilgiye bu yazıda ulaşmış bulunuyorsunuz. Örneğin, Etiyopya'da yetişen kahve çekirdeklerinin aromamsı, asitlik, gövde özellikleri ve hangi çekirdek tipine ait olduğu ile ilgili bilgiler oldukça detaylıdır. Birçok yörenin kahvesi ile ilgili bu tarz bilgileri daha sonra bu blogda paylaşacağım, fakat öncelikle bir kahve çekirdeğinin ya da ince ya da kalın çekilmesine göre hangi hazırlanma&pişirme yöntemine uygun olduğunu öğrenmek önemli idi. 

14 Şubat 2014 Cuma

Kendisi bir Fransız mı yoksa İtalyan mı?


 "Bilemiyorum, soruya oldukça Fransız kaldım."
"Tabii ki İtalyan erkekleri."
"Tabii ki Fransız öpücüğü."
"O değil de İtalya-Fransa kupa finalinde Zidane ne kafa atmıştı Materazzi'ye" 

Tarzı ucuz esprilerle bir giriş yapacağımı sandıysanız, gördüğünüz üzere haklı çıktınız. Tebrik ederim...

Şu soru aklına daha önce gelmemiş olan herhangi birisi var mıdır acaba? Şahsen ben bu sorunun cevabını hep merak etmişimdir. French press cihazının ismi neden French press? French press'in ismi nereden geliyor?





Piston Aşağı İndi: French Press ile Filtre Kahve Keyfi başlıklı yazımdan bir alıntı ile başlamak istiyorum:

-------------------------------------spoiler----------------------------------------

Hikayesi ayrıca bir yazıyı hak eden ve her ne kadar bir french kiss'in yerini tutmasa da french press cihazı, Wikipedia'ya göre Fransızlar icadının kendilerine ait olduğunu iddia etse de, resmi olarak 1929 yılında İtalyan tasarımcı Attilio Calimani tarafından icat edilmiş ve gene kendisi tarafından patenti alınmıştır. 

                           -------------------------------------spoiler----------------------------------------

İnternette konuyla ilgili bir araştırma yaptığımda bana en inandırıcı gelen - basit -açıklama şu şekildedir:

French press'in bilinen en eski örneğinin 1850 yılları Fransa'sına ait olduğu düşünülmekte. Bugünkü halinden farkı ise cam ya da plastikten değil metalden yapılmış olması idi. Bildiğiniz üzere french press'in çalışma mekanizması suyla kahveyi yüksek sıcaklıkta bir arada tuttuktan sonra kahvenin posasını sudan ayırmaktır. Bu ilk cihaz da aynı şekilde demlenmiş kahvenin posasını bastırmalı, metal bir örgüden oluşan filtre sayesinde dibe doğru itip ayırmakta idi.

1929 yılında Attilio Calimani'nin yaptığı aslında hali hazırda kullanılmakta olan bir mekanizmayı aynen kullanıp, metal kısmı camdan tasarlamak gibi basit bir değişiklik yapmak ve açıkçası Fransızlar'da biraz daha uyanık davranıp icadın patentini almak oldu. Bu açıdan ne mutlu ki ismindeki "french" ifadesi 100 yıla yakın bir süre de geçse günümüze kadar gelmiş.

İşin aslı kim icat etmişse çok iyi etmiş, kendisine buradan teşekkürlerimizi sunuyoruz. Kökenine çok fazla takılmadan keyfini sürüyoruz.

Hem Fransızca hem İtalyanca edelim teşekkürümüzü de hak geçmesin bari:

Merci beaucoup monsieur!

Molto grazie sinyor!


french press nedir, french press bodum, french press bardak, french press camı, french press demlik, french press ekşi, french press grinder, french press hazırlama, french press hareketi, french press için kahve, french press ile birki çayı, french press kahve makinesi, french press ne işe yarar, french press yeşil çay, french press vs filter coffee, attilio calimani kimdir


11 Şubat 2014 Salı

Topraktan Fincana Kahvenin Üretim Aşamaları ve En Çok Kahve Üreten Ülkeler

" Tohumlaar fidana,
 Fidandaan ağaca,
 Ağaçlar ormaana,
        Dönmeli yurdumda..."

Topraktan fincana kahvenin üretim aşamaları deyince çocukluğumuzun bu güzel şarkısı geldi aklıma. Açtım hemen youtube'dan, bir yandan dinlerken bir yandan da yazıma başladım. Tabii bu arada sıcak kahvemi yudumlamayı da eksik etmiyorum.


Evet, yanlış tahmin etmediniz. Yukarıda ağaç bir kahve ağacı. Ağacın görmekte olduğunuz çiçekleri - ya da meyveleri mi demeliyim - ileride birer kahve çekirdeği olup bizi o eşsiz tadlarından mahrum bırakmayacaklar. Yeterince olgunlaşan çekirdekler güneşin altında kurumaya bırakılır. 



Yeterince kuruduktan sonra çekirdekler, kabuklarından kolayca ayrılırlar ve bir sonraki aşama kavrulma aşamasıdır. Burada unutmadan hemen ekleyeyim, dünyada kahve çekirdekleri en kaba haliyle ikiye ayrılır: Arabica çekirdekler ve Robusta Çekirdekler. Daha detaylı incelemesini daha sonra yapacağız fakat şimdilik sadece şu kadarından bahsedeyim: Arabica daha yumuşak bir içime sahiptir; yetişebilmesi için ılık ve tropikal iklime ihtiyacı vardır. Robusta çekirdeklerin ise daha sert ve yoğun bir aroması vardır. 


Tek bir coğrafyanın tek tür kahve çekirdeğine bağlı kalmamız gerektiğini de kim söylemiş? Kahvenin kendine has tat ve kokusunu oluşturan en önemli faktör harmanlanmasıdır. Bunu dilerseniz evde kendiniz de yapabilirsiniz. Farklı çekirdekleri aynı el değirmeninde ya da öğütücü makinede çekerek kendinize has bir aroma üretebilirsiniz. Hani X kahve dükkanının "X spesiyal" isimli kahvesi vardır ya, çok beğenirsiniz ve size formülünü asla söylemezler. İşte onlar sizin damağınıza en çok hitap eden harmanlamalarından birisini yapmaktadırlar. Siz de evde gerekirse egzotik Etiyopya çekirdekleri ile topraksı Sumatra çekirdeklerinin farklı ölçülerde kombinasyonu ile yeni bir tat deneyebilirsiniz. 


Kahve çekirdekleri öğütüldükten sonrası artık demlemeye kalmış. Bunun için en basit yöntem bir adet french press kullanmak. French press kullanmanın püf noktalarını şu yazımda anlatmıştım, dileyenler ya da konuya biraz uzak olanlar bir göz atabilirler: Piston Aşağı İndi: French Press ile Filtre Kahve Keyfi

Hiç merak ettiniz mi Dünya'da en çok hangi ülkeler kahve yetiştiriyor diye? Eğer Türkiye'de kahve üretimi olduğunu sanıyorsanız bir hayli yanılmaktasınız. Çay üretimi ve tüketimi konusunda üstümüze yok fakat kahve üretimi sadece Anamur'da çok küçük bir miktarda ve bildiğim kadarıyla henüz deneme aşamasında.

Merakla beklenen listeyi yazının sonuna bıraktım. Merakla beklenen diyorum da sanki hepiniz "haydi artık, o liste, o listeee" diye sabırsızlıktan delirmişsiniz gibi. Dünyadaki toplam kahve üretiminin %95'inden fazlasını üreten bu top 20 listesini aşağıda bulabilirsiniz. Ülke isimlerinin yanındaki % işareti, o ülkenin toplam üretiminin Dünya'nın toplam kahve üretimine - 7,875,180 ton -  oranını ifade etmektedir. 

1.  Brezilya -%33,1- Sadece futbolda dünya lideri değillermiş demek
2.  Vietnam -%15,2- Good Morning Vietnam!
3.  Endonezya - %6,3
4.  Kolombiya - %5,9
5.  Etiyopya -%5- Nam-ı diğer: Habeşistan
6.  Peru - %4,1
7.  Hindistan -%4,1- Hindistan yavaştan kendini sevdirir bom bili bili bili bom bom bom bili bili bili bom
8.  Honduras - %3,4
9.  Meksika -%3,3- Uyuşturucu için katliam yapan karteller aynısını kahve için de yapmıyorlardır umarım
10.  Guatemala - %2,9
11.  Uganda - %2,4
12.  Nikaragua - %1,6
13.  Kosta Rika -%1,4- Un dos tres un pasito palante Maria by Ricky Martin
14.  Fildişi Sahilleri -%1,2- They have Drogba, we don't!
15.  Papua Yeni Gine - %1,1
16.  El Salvador - %0,9
17.  Kamboçya - %0,83
18.  Ekvador -%0,82- Sıcak çok sıcak, sıcak daha da sıcak olacak, bu geceeee
19.  Demokatik Kongo Cumhuriyeti -%0,8- Size demokratik değilseniz diyen oldu mu şimdi?
20.  Venezuela -%0,76- Miss World!

10 Şubat 2014 Pazartesi

Piston Aşağı İndi: French Press ile Filtre Kahve Keyfi

Yazının başlığı biraz Instagram'da paylaşılan o moda haline gelen "aŞKiToMLa KaHVe QeYFi xD" tadında oldu farkındayım. Fakat kahve aşkitodan ya da Berkcan'dan bağımsız olarak başlı başına büyük bir keyif olduğu için bu tarz bir serbest çağrışımı görmezden gelebiliriz.

Hikayesi ayrıca bir yazıyı hak eden ve her ne kadar bir french kiss'in yerini tutmasa da french press cihazı, Wikipedia'ya göre Fransızlar icadının kendilerine ait olduğunu iddia etse de, resmi olarak 1929 yılında İtalyan tasarımcı Attilio Calimani tarafından icat edilmiş ve gene kendisi tarafından patenti alınmıştır. Coffee press, coffee plunger, press pot gibi isimlerle de anılıyor olup bu yazıda french press olarak isimlendirilecektir.




Öncelikle hazırlanma araçlarına göre kahve çekirdeklerinin ne kadar kalın ya da ince çekilmesi gerektiği ile başlayalım. Espresso, makineden filtre kahve, french press ile filtre kahve ve türk kahvesi arasında şöyle bir sıralama yapabiliriz.

Türk Kahvesi < Espresso < Makineden Filtre Kahve < French Press ile Filtre Kahve

En ince çekilmesi gereken Türk kahvesi iken, French press ile demleyeceğiniz kahvenin çok daha kalın çekilmesi gerekmektedir. French press için kahve çekirdeklerinin yaklaşık 6-7 saniye çekilmesi yeterli iken filtre kahve makinesi için 8-9 saniye yeterlidir. Dolayısıyla makine ve french press arasında çok büyük bir fark bulunmamaktadır. Eğer kahvenizi çekirdek olarak alıp makine ya da el değirmeni aracılığı ile kendiniz öğütmüyorsanız, kahvenizi vakumlanmış poşette öğütülmüş olarak alabilir ya da kahveyi aldığınız yerden filtre kahve makinesine göre çekim yapmasını isteyebilirsiniz.

Haydi gelelim sadede: French press ile filtre kahve nasıl hazırlanır?




Yukarıdaki fotoğraflarda da görmekte olduğunuz üzere kabaca 4 basamaktan oluştuğunu söyleyebiliriz. Hatta daha detaylı bir şekilde maddeler halinde yazmak gerekirse:

1. Kahveyi hazır öğütülmüş olarak almadıysanız çekirdekleri el değirmeni aracılığıyla 6-7 saniye kadar öğütünüz. Bir fincan kahve için yaklaşık 7-8 gr. kahve kullanmak uygundur. Benim filtre kahve makinemle birlikte aldığım ölçü kaşığım var, ona göre ayarlıyorum. Eğer mutfakta hassas teraziniz ya da ölçü kaşığınız yoksa tepeleme dolu 2 tatlı kaşığı olarak düşünebilirsiniz.
2. Öğütülmüş kahveyi kapağını açmış olduğunuz french press içerisinde boşaltınız.
3. Ayrı bir yerde su kaynatınız. Su kaynadıktan sonra birkaç dakika kadar bekleyip yaklaşık 8-10 °C kadar soğumasına izin veriniz. Daha yüksek sıcaklıktaki su kahvenin tadını bozar.
4. French press'in kapağını kapatın ve 4-5 dakika kadar kahvenin demlenmesini bekleyiniz. Unutmayın, filtre kahve makinesinin de french press'in de pişirme taktiği, suyla kahveyi yüksek sıcaklıkta bir arada tuttuktan sonra kahvenin posasını sudan ayırmaktır. Bu işlemi gerçekleştirene kadar 4-5 dakika kadar beklemeniz yeterlidir.
5. Demlenmiş kahvenin posasını bastırmalı filtre sayesinde dibe doğru itip üstte kalan kahveyi bardağınıza doldurabilirsiniz.

Görüldüğü üzere french press'in aslında hiç de komplike olmayan bir mekanizması ve çalışma prensibi var. Biz hala maalesef hazır kahve denilen ya da daha çok nescafe ismiyle anılan kimyasal granüllerden ibaret olan şeyi kahve diye içmekteyiz toplum olarak. Bir kere kahvenin doğal yollarla suda çözünebilmesi imkansızdır, filtreleme yöntemi ile ayrılması gerekmektedir fakat her ne hikmetse kahve çekirdekleri birtakım kimyasal endüstriyel işlem sonrası hazır kahve haline gelmektedir. İdare eder bir french press'i 10 tl'ye alabilirken, güzel ve kaliteli olanları 30 tl'ye bulabilmek mümkün. 100-150 tl civarı da filtre kahve makineleri mevcut. Umuyorum ki ilerleyen yıllarda kahve kültürü ülkemizde daha da gelişirken buna paralel olarak kaliteli kahveleri ülkede hem de daha ucuza bulabileceğiz. 

Yukarıdaki görsel ve maddeler halinde anlatımı yeterli bulmayanlar için youtube'da şöyle basit ve kaliteli bir video buldum:




French press ile çay da demleyebileceğinizi biliyor muydunuz? Ben pek çaydan anlayan biri değilim. Çaydan anlamıyorum dediysem demlemesinden anlamam fakat Sri Lanka'nın seylan çayına, Tayvan'ın oolong çayına, japonların kavrulmuş pirinç çayına bayılırım. Çaydanlık varken french press kullanmanın herhangi bir artısı var mıdır bunu da bilmiyorum, fakat öyle tahmin ediyorum ki bunu daha havalı bulacak olanalr vardır. Fakat dikkat edilmesi gereken çayın kahve gibi sudan tamamiyle ayrılmayacağı ve dem vermeye devam edeceğidir. Bu da acılaşmaya yol açabilir, bu durumda çayın daha fazla demlenmesini beklemeden fincanlara doldurmak çözüm olabilir. 

Başka bir yazıda filtre kahve için makine mi french press mi kullanmalı, bunun üzerinde duracağım. İkisinin de avantajları ve dezavantajları farklı. Bu yazıda amacım, french press'in oldukça pratik ve makul bir fiyata sahip olduğu göz önünde bulundurularak, eğer hala bir taneye sahip değilseniz, doğallıktan çok uzak kimyasal hazır kahve alışkanlığından kurtulmak için sizlere bir fikir vermekti. 

Yazıyı ekşi sözlük'te french press başlığından birkaç entry ile bitirmek istiyorum:

daha önce vasabi için yazdığım şeylerin aynısını bu aparat için de düşünüyorum...yani 2013 yılına gelmişiz hala filtre kahve ile french press'i sosyetik ve lüks zannedenler var...öyle cafelerde masaya french press ile kahve getirtip, etrafa dostum bu çok havalı bir şey, bak üstten nasıl da bastırıyorum sonra kahvemi fincanıma döküyorum ve içiyorum imajı çizme zamanı geçeli çok oldu...hem artık yalnızca starbucks'larda, tchibo'larda falan satılmıyor, her yerde kolaylıkla bulanabiliyor...bizim evde de var mesela bir tane ama filtre kahve içmediğimiz için biz ıhlamur demlemekte kullanıyoruz asdfg süper oluyor...

yani fransızın biri zamanında bunu kahve için düşünmüş olabilir ama bugün dünyanın geldiği nokta bu aleti çok fonksiyonlu hale getirmeye çok müsait...o yüzden herkes birer tane edinsin bence...bu şekilde bu aletin lüks zannedilme olayını ortadan kaldırabiliriz hep beraber...







piston yordamıyla mihneti bize zevk eyleyen büyülü alet. kahveyi geçtim, daha pistonu aşağıya doğru indirirken helecanlar kaplıyor dört bir yanımı.







endisiyle siyah çay da yapılıyor he.

bi kaşığa yakın çay, az kaynar su koyup on dakika bekle. akabinde bastırıp fincana dem kısmını koy, üzerine kaynar su ilave et. tam bi fincanlık demlenmiş çay, mis.







beyler yanaşın size acayip bi tüyo vericem. bu french press'le kağıt filtre kullanırsanız (marketlerde satılan bildiğimiz kahve filtresi) çok daha temiz (telvesiz, çamur gibi olmayan) ve lezzetli bi kahve elde ediyorsunuz. nasıl kullanıcaz derseniz, alın

http://www.youtube.com/watch?v=8avkin4rdze

eleman basket tipi filtre kullanmış ama bulamazsanız konik filtre de iş görüyor.











french press nedir, french press bodum, french press bardak, french press camı, french press demlik, french press ekşi, french press grinder, french press hazırlama, french press hareketi, french press için kahve, french press ile birki çayı, french press kahve makinesi, french press ne işe yarar, french press yeşil çay, french press vs filter coffee, attilio calimani kimdir, kahve çeşitleri, kahve çekirdeği, hazır kahve, nescafe, kimyasal, sağlığa zararlı, granül, french press çay demleme, french press çay nasıl